Ankara'da Müzik Paneli Yapıldı

Doğrudan müzikle ilgili olan konulara yer veriniz.
Cevapla
mahiye
Mesajlar: 143
Kayıt: 16 Haz Prş, 13:39

Ankara'da Müzik Paneli Yapıldı

Mesaj gönderen mahiye »

M.Morgül 14.10.2005

Ankara’da Müzik Paneli Yapıldı

Başkent Üniversitesinde 12 Ekim Çarşamba günü “Müziğimizin Dünü-Bugünü-Yarını” konulu bir panel yapıldı. Panelde birbirinden değerli konuşmacılar sorunu masaya yatırdılar.

Panel’e Orhan Şallıel’in gönderdiği mesaj oturum başkanı Lütfü Erol tarafından okundu ve salonda bu mesaja protesto sesleri yükseldi. Bursa’da toplama bir orkestrayla İbrahim Tatlıses’e eşlik etmiş olması nedeniyle haklı tepkilere yol açan Şallıel mesajında yaptığını savunuyor, üstüne bir de bugüne kadar Tatlıses gibi bir yıldız yetişmemiş olmasından söz ediyor, “Klasik müzik alanında halkın sevgilisi olan bir kişi yok..” diyordu. Panelistlerin arasında Hakan Şensoy, Tunç Ünver, Mehmet Okonşar gibi solistlik kariyerine sahip, bir çok yabancı ülkede gururla bizi temsil etmiş sanatçılarımız da varken bunları söylüyordu. (Cihat Aşkın davetliydi ve mazereti nedeniyle gelememişti.)

Panelde altını çizdiğim birkaç cümleyi size aktarmak isterim:

Mehmet Okonşar: “Ülkemizin parça parça satışa çıkartılması ve özelleştirme bize çağdaşlık diye sunuldu. Ticari – merkantili yaklaşım en önemli sorun. Gelirini kendisi temin etsin, müziğini kendisi satsın isteniyor. Klasik müzik popüler olamaz!”

Hakan Şensoy: “Bugün ulusal müzik stratejimiz yok. 1930’da Konya’da bile oda müziği yapılıyordu. (Orhan Şallıel’e cevaben) Cemal Reşit Rey’in yönettiği yabancı orkestralar saymakla bitmez. O da mı 1.sınıf sanatçı olamadı? Bu yıl İstanbul’da yaptığımız konservatuar sınavında %99 gibi yüksek bir oranla öğrencilerimiz senkop, triole ve noktalı ritimleri yapamadılar; beyinlerinde sadece pop müziğin alt yapısındaki bıp bıplar var. Bu gidişe DURUN BİR DAKİKA nasıl deriz?”

Tunç Ünver: “Müzik kalitesi diminüendoya gidiyor. Kalite unsuru çok önemli. (O. Şallıel’e cevaben.) Dünyamızda Everest var, deniz seviyesi var, denizin altı var; biz deniz seviyesinde yaşarız. Everest’e çıkan birkaç kişi olur, 6 milyar kişi olmaz. Müziğin insanda nasıl bir duygu uyandırmasını istersiniz?”

Ertuğ Korkmaz: “Sorun; sanat hayattan çekiliyor! Ne yapılabilir?”

Refik Saydam (MÜZED Başkanı): “Liselerden müzik dersi fiilen kaldırıldı. Bu konuda dava açtık, mücadelemiz sürüyor. Ulusal bir platform oluşturulmalı. Bakanlıkta görüştüğümüz yetkililer bize iyi konuşuyorlar, ama hiçbir söz tutulmuyor. Bu değişiklikleri bizim dışımızdaki insanlarla yaptıkları anlaşılıyor” …

Şefik Kahramankaptan: “Mevcudu korumak bugün önemli hale gelmiştir. Baskı grupları oluşturmak gerekir.”

Erdoğan Okyay: Bir hayli yan sorunu dile getirdi. Ana sorun üzerinde yoğunlaşmadı. Örneğin; ”Okul müzik eğitiminden her şeyi beklemeyelim. Tutukevinde de müzik eğitimi verecek öğretmen yetiştirilmeli. Herkesin yararlanacağı sanatçı öğretmenler yetiştirilmeli. Çalgısını iyi çalan maaş almalı” vb.

Bu panel Başkent TV’den yayınlanacak ve daha sonra kitap olarak basılacak. Konunun önemli olduğu ve daha geniş sempozyumlara taşınması gereği tüm konuşmacılar tarafından dile getirildi.

Panelden benim çıkardığım sonuç:
Klasik müzik sanatçıları, popülerleştirilmiş sözde sanatçıların arkasında çalarak para kazanma noktasına getirilmiştir. Panel, piyasa canavarının yarattığı bu sürece tepki noktasında gerçekleşti. Piyasa ekonomisi, pop (kullan at, eğlendir, oyala) müziğe hizmet ettiği sürece klasik müzik sanatçılarına yaşam hakkı tanımaktadır. Sorun sosyal devletin eritilmesi, ulus devletlerin bitirilmesi, ulusötesi tekellerin her alanda egemenliği sorunudur. Müzik derslerinin kaldırılmasıyla klasik müzikte dibe vurma eşzamanlı olarak ortaya çıkmaktadır. Bu bağlamda sorunun çözümü bir iktidar sorunudur. “Parola VATAN, işareti NAMUS” (A.İlhan) noktasındayız. Ulusal direnç noktalarının oluşturulması ve konunun ulusal platforma taşınması aciliyet göstermektedir.
tpkd
Mesajlar: 3
Kayıt: 03 Tem Pzr, 17:46
Konum: TPKD - Ankara
İletişim:

Mesaj gönderen tpkd »

Panele katılmadığımdan ne derece yararlı olduğu konusunda ileri geri konuşmuş olmak istemem. Yalnız ufak bir hatırlatma (bazıları ironi de der):

Adı geçen üniversitedeki müzikle ilgili akademik yapı şöyle:

Güzel Sanatlar Tasarım ve Mimarlık Fakültesi'ne bağlı bir Müzik ve Sahne Sanatları Bölümü, bu bölümün altında da iki lisans öğretim programı var. Bunlar;
1- Kompozisyon ve Müzik Teorisi Lisans Programı
2- Opera-Koro ve Popüler Müzik Sarkıcılığı Lisans Programı
mahiye yazdı:Panelden benim çıkardığım sonuç:
Klasik müzik sanatçıları, popülerleştirilmiş sözde sanatçıların arkasında çalarak para kazanma noktasına getirilmiştir. Panel, piyasa canavarının yarattığı bu sürece tepki noktasında gerçekleşti. Piyasa ekonomisi, pop (kullan at, eğlendir, oyala) müziğe hizmet ettiği sürece klasik müzik sanatçılarına yaşam hakkı tanımaktadır.
Kurumun internet sayfalarından edinebildiğim bilgiler ve @mahiye hanım tarafından aktarılan sonuç birarada düşünüldüğünde insanın kafasında değişik fikirler uçuşmuyor değil.

Yüz ağartıcı müzik dinleyebileceğimiz günlere...
Cevapla