İran Hakkında Bunları Biliyor muydunuz?

Hangi başlığa yazacağınıza karar veremediğiniz ve müzikle ilgili olmayan görüşler...
Cevapla
mahiye
Mesajlar: 143
Kayıt: 16 Haz Prş, 13:39

İran Hakkında Bunları Biliyor muydunuz?

Mesaj gönderen mahiye »

İran Hakkında Bunları Biliyor muydunuz?

- İran’da bir Fars şehri olan Şiraz’ın yaylalarında göçer yaşamakta olan Türkmenler olduğunu, adlarının da KAŞGARİLER olduğunu biliyor muydunuz?
Kaşgar denince aklımıza dağlar gelirdi; Orta Asya’da ve Doğu Karadeniz’deki dağlar. Her üçünün de birbiriyle bağlantılı olduğunu düşünebiliyorum.

- İran’da bir Azeri şehri olan Tebriz’in yaylalarında kadın at yarışlarının yapılmakta olduğunu biliyor muydunuz?
Karadenizli Amazon kadınları anımsadınız değil mi? İskitlerin de aynı yerden gelip Karadeniz’e yerleştiklerini biliyoruz.

- Doğu Karadeniz’in belirgin çalgılarından tulum zurnanın Güney İran’da da kullanılmakta olan bir çalgı olduğunu biliyor muydunuz?
Macaristan’da, Romanya’nın Transilvanya bölgesinde, İrlanda ve İskoçya’da da kullanıldığını anımsayalım.

- Tahran’da yaşayan, 80 yaşında, Avrupa’da eğitim almış Vahidi Azer adındaki orkestra şefinin her hafta 12 saatlik yolculukla doğum yeri olan Tebriz’e giderek, orada 30 kişilik bir senfoni orkestrasını 2 saat çalıştırdığını ve bu orkestrayla bir CD kayıt yaptığını, dolu salonda konserler verdiklerini biliyor muydunuz?

Bu orkestrada viyolonsel çalan elektronik mühendis bir bayan, 2.çocuğuna 9 aylık hamile olduğu halde ziraat mühendisi olan kocasıyla birlikte provalara devam etmektedir.

- Antalya’da yapılan Uluslararası Cem Duruöz Ustalık Sınıfı Gitar Yaz Okuluna Tebriz’den gelerek katılan Muhammed Ahmetzade’nin kendi bestesi olan Azeri türkü düzenlemelerinin diğer usta öğrenciler tarafından konserde çalındığını biliyor muydunuz?
İran’da müzik okulu yoktur. Bu besteci, keman, viyolonsel, viyola ve gitar çalmayı kendi kendine öğrenmiştir. Tebriz orkestrasında viyolonsel çalan eşine de kendisi öğretmiştir.

- Tebrizli Muhammed Ahmetzade’nin, Antalya’da bir hafta süren klasik gitar konserlerinde salonun boş olmasına, insanların eğlence müziği yapan yerlere doluştuğuna bakarak, “Bizde de böyle olacaksa, bırak böyle kalsın” dediğini biliyor muydunuz?
Ahmetzade’nin hamile olan eşinin doğumu çok yakın olduğu halde kocasına “Git, çünkü Türkiye’den nota getireceksin” dediğini bilmek ister miydiniz?

- Antalya Gitar Yaz Okulunun açılış konserinin Akdeniz Üniversitenin misafirhanesindeki barda, bara sahne yaptırılarak, konservatuar müdürü Engin Sansa şefliğinde, konservatuar öğrenci orkestrası eşliğinde, onur konuğu olan rektörün karşısında, verildiğini ve bu konserin Türkiye’de barda verilmiş ilk senfonik konser olarak tarihe geçeceğini biliyor muydunuz? ( 29.6.2006)

Çağlar öncesinde senfonik orkestralar feodal efendilerin eğlence aracıydı ve insanoğlu aydınlandığında onu salona taşıdı, insanlar senfoni dinlemeye salonlara gitti. Şimdi senfoni, içkisini içenlerin ayağına gitmeye başladı, farkında mısınız?

Neler oluyor küreselleştik dediğimiz çağda? Yoksa sanat yeni tüketim çılgını efendilerin eğlencesine hizmet etmeye mi döndü?

Yoksa aydınlanma çağı, yani modern toplum bitti mi?

Küreselleştik derken küresel karanlık mı başlıyor?

Yoksa kararmakta olan batı ve o batı bizi de kendi karanlığına mı sürüklüyor?

10.7.2006
ellanika
Mesajlar: 8
Kayıt: 06 Ağu Pzr, 20:21
Konum: istanbul

İran'da hayatlarını sürdüren bazı Türk aşiretleri ve boyları

Mesaj gönderen ellanika »

1-)Kaşgaylar(Kaçkarlar,Kaşgariler)
2-)Afşarlar(Avşarlar)
3-)Hamse Türkmenleri
4-)Azeriler(Genel nüfustaki payları 20 milyondan fazladır)
5-)Türkmenistan Türkmenleri
6-)Gacarlar
7-)Şahseverler
8-)Karapapaklar
9-)Karaylar
10-)Halaçlar
11-)Timurtaşlar
12-)Geymikler
13-)Delikanlılar
14-)Beybağlılar
15-)Bocağcılatılar

İran'da yaşayan Türk nüfusu 2006 itibariyle 30 milyonu geçmektedir.Bu da genel nüfusun %30-35 lik kısmına tekabül etmektedir.
Cevapla